Avrupa Azınlık Bölgeleri Forumu: Bizler Geleceğin Kadın ve Erkek Avrupalılarıyız

Sınır bölgelerindeki azınlıklar ekseriyetle devletler arasındaki köprü işlevi görürler. Onlar, ticari ilişkileri ve kültürel bağlantıları güçlendirirler. Müşterek dil temasları kolaylaştırır ve böylece yatırımları teşvik eder. Azınlıklar bununla ilgili olarak kültürel anlayışa, komşu ülkeye karşı anlayışlı olmaya ve barışçıl birlikteliğe katkıda bulunur. 27. ve 28.Haziran tarihlerinde Neusatz/Novi Sad/Ujvidek'te tüm Avrupa'den gelen kadın ve erkek uzmanlar, azınlık temsilcileri ve de siyasi karar vericiler, sınırlar ötesi azınlıkların sınırlar ötesi işbirliğindeki rolünü tartışmak üzere toplandılar.

>> Buradan etkinliğe dair fotoğrafları görebilirsiniz >>

Görüşmelerde açıklık kazanan husus: Sınırlar ötesi işbirliğinin  büyük bir potansiyel içerdiğidir. Ve azınlıklar bunun için bilhassa uygun konumdadır. Zira, interkültürel bir beceriyi beraberinde getirmektedirler. FUEN-Başkan Yardımcısı Gösta Toft kapanış konuşmasında tam da bu noktaya temas etmiş ve ''Bizler kadın ve erkek gerçek avrupalyız. Bizler harket halindeyiz, sınırların ötesine aşabiliriz ve kendimize güven duymalıyız: Bizler geleceğin avrupalılarıyız'' demiştir. Adıgeçen, Voyvodina ilinde olduğu gibi, ihtilaflardan imtinaya katkı yapmakta ve de ekonomik büyümeyi teşvik etmekteyiz ifadesini kullanmıştır.

Gösta Toft kritik noktalara da değinmiştir: ''Azınlıkların rolü maalesef her zaman tanınmamıştır – bu ne AB üye devletlerince ve  ne de AB yönünden olmuştur.  AB, destekleyici bir rol üstlenmeli ve azınlıklar profesyonelce düzenlenmiş olan bilgi ağıyla daha güçlü şekilde teşvik edilmelidirler. Azınlık hakları  için avrupai bir tanınma ve yeknesak bir standartın tesisine ihtiyaç vardır ki; bunlar Avrupa'daki bir çok kreatif potansiyeli harekete geçirebilirler. Forumun ilk günü, Voyvodina'nın özerklik modeline Macar, Alman ve Makedonya Azınlıkları Ulusal Meclisi perspektifinden  bir içe bakışı ve Subotica/Szabadka'ye yapılan bir geziye ayrılmış oldu. Açılış konuşmaları ve de Avrupa Sınır Bölgeleri Çalışma Topluluğu'nun (AGEG) ve Central European Service for Cross-border Initiatives (CESKI) adlı kurumun kadın ve erkek uzmanlarının katkılarının konusunu, sınırlar ötesi işbirliği çalışma imkanları oluşturdu. Bununla ilgili olarak yapılan tartışmada, sınırlar ötesi işbirliği konusunda farklı avrupai bölgelerden örnekler verildi.

İkinci günde, azınlıkların uyum sürecindeki rolü odak noktası oldu. Avrupa Milletvekilleri Annamaria Vicsek ve  Azınlık Sorunları Avrupa Merkezi'nden deneyimli konuşmacı Ljubica Djordjevic, AB dahilindeki azınlıklar sorunlarına duyulan değerdeki  düşüşü eleştirdiler. Minority SafePack adlı girişimin reddedilmesi ve AB-Üyeliği sürecinde azınlık haklarına cüzi öncelik verilmesine atıfta bulundular. Bununla ilgili olarak, hem birliğe karşı ve hem de birliğe üye ve  tam üyeliğe  aday ülkeler dahilindeki güven kaybından acil bir problem olarak dem vurdular.

Programın bir diğer noktası  da Spor konusu oldu: EUROPEADA Ekip sorumlularıya yapılan bir müzakereye Hırvatistan'daki Sırp Azınlığın, Sırbistan'daki Hırvat Azınlık, İtalya'daki Sloven Azınlık (2028 EUROPEADA Ev Sahibi) ve Kernow Fa adlı futbol takımının kadın ve erkek temsilcileri katıldı. Burada sözkonusu olan husus, uluslararası müsabakalara müştereken hazırlık yapmak ve İngiltere'deki çok az bilinen dillerin görünürlülüğü ve de, İtalya ile eski Yugoslavya arasında olduğu gibi, eski sınırların spor rolü sayesinde aşılması oldu.

Dokuzuncu kez yapılan Avrupa Azınlık Bölgeleri  forumu, sınır bölgelerindeki azınlıkların hangi değere sahip olduğunu açıkça ortaya koymuş oldu. Forum güzel örnekler verdiği gibi, karşı karşıya kalınmaya devam edegelen zorlukları da belirledi ve yaklaşık 140 katılımcıya fikir alış-veriş ve karşılıklı ilham kaynaği olma imkanı sağladı.

Gelecek yıl görüşmek üzere!