Avrupa Milletleri Federal Birliği
Dil seçiniz
  • EN
  • DE
  • DK
  • FR
  • HU
  • RU
  • TR

FUEN'in Non-Kin-State Çalışma Topluluğu Yıllık Oturumu: Spreewald/Blota'da yoğun bir teati gerçekleşiyor

Bir ana vatana sahip olmayan Avrupa Halk Gruplarından her biri hangi zorluklarla karşı karşıya geliyor ? Ekonomik Yapı değişikliği bu Non-Kin-State Azınlıklarının hayatta kalmasını nasıl etkiliyor ?  Ve, turizm bunların gelecekteki gelişiminde hangi rolü oynuyor ? Kısa bir süre önce sona eren Avrupa Ulusları Federal Birliği çatısı altındaki (FUEN) Non-Kin-State Çalışma Topluluğunun odağında  bu sorular yer almaktaydı.

Çalışma topluluğunun yıllık oturumu şimdiye kadar sekizinci kez yapılmış olup, bu defa Spreewald'ın (Almanya) tam otasında yer alan  büyüleyici Lübbenau'da gerçekleştiriliyordu. Avrupa ve Orta Asya'daki on ayrı ülkenin farklı azınlıklarından gelen yaklaşık kadın ve erkek 40 temsilci 23. ila 26.nisan tarihleri arasında kendi spesifik meseleleri hakkında fikir alış-verişinde bulunmak üzere bir araya geldi. Anılan konferans, Domowina-Lausitzli Sorblar Birliği e.V./Domowina -Zwjazk Luziskich Serbow z.t./Domowina – Zwezk Luzyskich Serbow işbirliği altında düzenlenmektedir.

Oturumun gündemi, Sorblar/Wendenlerin kültür ve gelenekleri, Spreewald/Blota turizm bölgesi ve Lausitz'deki kalıcı yapısal değişimi ele alan bir çok çalışma toplantısı, müzakere tur ve gezileri  kapsıyordu. Lausitzli Sorben saflarından  oluşan kadın ve erkek uzmanlarla, Oberspreewald Eyalet Bölgesi Lübbenau Şehir İdaresi ve yerel turizm branşına mensup  kadın ve erkek temsilciler verdikleri konferanslarla güncel gelişmelere çeşitli açılardan genel bir bakış sağlayarak, halen bölgeyi tesiri altında bırakan yenilikçi  projeleri tanıttılar.

Dört günlük etkinliğin yönetmenliğini FUEN-Başkan Yardımcısı ve aynı zamanda Non-Kin-State Çalışma Grubu Sözcüsü olan Bahne Bahnsen yürüttü. Adıgeçen, Non-Kin-State azınlıkları ile olan önemli olan işbirliğinin, Avrupa'nin çeşitliliği için bir anahtar olarak nitelendirerek, ''Sorb azınlığın kendisini yenilediğini ve geleceğe matuf fikirler geliştirdiğini görmek, bizim için son derece önemliydi'' söyleminin altını çizdi.

Domowina Başkanı Dawid Statnik, oturum sırasında bu soruyu hemen kavrayarak, Sorb topluluğunun güncel olarak bir değişme içinde olduğunu ifade etti. Bu meyanda adıgeçen, anılan halk grubunun dijital çağın zorluklarına nasıl uyum sağladığına da değindi.

Konferansın merkezi bundan başka   '' Azınlık İçin Bir Fırsat Olarak Turizm'' konusuna da merkezi bir bakış atfetti. Bu konuda, ''Sorb kültür Turizmi'' Derneğinden Peter Bresan ve ''Nidersorbischen Kulturakademie-Aşağı Sorblar Kültür Akademisi'nden'' Robert Engel, Lausitz'deki yapısal değişimi   olumlu etkileyen  kültür turizmi girişimleri hakkında bilgi verdiler. Her iki konuşmacıya göre; Sorblar, Spreewald Turizm manzarasında vazgeçilmez bir rol oynamakta olup, bu turistik gelişimi, dillerinin, kültürlerinin ve geleneklerinin muhafaza edilmesinde bir fırsat olarak görmektedirler.

Buna karşılık Ladinli Pablo Palfrader ve Kuzey Frizyalı Bahne Bahnsen konuşmalarında, aşırı bir turizmin beraberinde getireceği tehlikelere kazda bulundular. Bahne Bahnsen bu konuyla ilgili olarak şu soruyu yöneltti: ''Turizm her zaman faydalı mıdır ?  Ya da bizler şu an için direksiyonumuzu  kendimizden geçmiş  bir vaziyette Avrupa'nin bazı bölgelerinde bir kitle turizmine çevirerek, orada yeleşmiş olan eski ahaliyi tamamen yerinden etmek mi istiyoruz ?'' , Kuzey Frizya'daki Sylt Adası örneğinde  görüldüğü gibi.

Bu tarz problem alanları ülke haberlerinde dile getirilirken, oturuma gelen kadın ve erkek temsilciler kendi organizasyonlarındaki güncel konular hakkında  bu çerçevede bir fikir alış-verişinde bulundular ve gelecek yıla matuf planları müzakere ettiler.

Bundan başka bir de; Lausitz'deki ekonomik yapı değişimiyle ilgili olarak – fosil yakıtlarıdan vaz geçerek, geleceğin sürdürülebileceği  bölgeye doğru yol alış- ve Sorblar/Wendenlerin bu süreçteki katkılarını ajandaya alma – konulu bir panel müzakeresi gündemdeydi. Sorb Enstitüsü'nden Dr. Fabian Jacobs bu bağlamda ''Linyit Maden Kömürünü çıkarmaya,  Lausitz'deki Sorblar/Wendenler İçin Bir Fırsat Penceresini açmayı  teminen  son vermek'' konulu bir konferans verdi.

Anılan panel kapsamında ''UNESCO 5'' (Lausitzli UNESCO Ülkeleri müşterek Projesi) ''ZARI''  ((Bölgesel Kimlik ve Sorb Dili Veri Ağı) ve ''Zorja'' (Niedersorb Dilini Öğrenme Doğrultusunda Yoğun Program) adlı projeler tanıtıldı.

Çalışma grubu en son, ancak en kötü denemeyecek  Welzow'daki faaliyetini aktif şekilde devam ettiren Linyit kömürü ocakları ile, şimdi  yeniden yapılandırma sahası olarak kullanılan eski bir maden ocağını ziyaret etti. Bir fikir alış-verişi ise, yaptığı deneyler, restorasyon çalışmaları ve kazılarla bölgenin tarihi ve kültürünü ortaya çıkaran Welzow'daki yerel Arkeo Teknik  Merkezi'nde yapıldı.Anılan tesisin kadın ve erkek çalışanlarıyla yapılan bir konuşma sırasında, linyit kömür çıkartımını sona erdirme görüşünün, orada bulunan mahallere olumsuz yansıyacağı netleşti- Örneğin, işyerlerinin kapanması ve bunun sonucu olarak, bilhassa genç insanların bölgeden göç etmesi gibi. Bir de, sözkonusu bu yapısal değişime ancak  cüzi tarzda destek verecek olan  Federal ve  Brandenburg Eyalet Hükümetleri böylece yeterli düzeyde yönetemeyeckleri buna ilaveten yerini aldı

Bahne Bahnsen konu hakkında ''Welzow ziyareti oturumun zirve noktasını oluşturmuştur. Linyit Kömürü madenciliğinin burada ne denli geniş bir  kapsam içerdiği ve içermeye hala devam ettiği hakkında canlı bir izlenim edinebildik''. Ifadesini kullanmıştır. Adıgeçen çalışma grubu sözcüsü programın sadece bu noktasıyla değil, bilakis tüm oturumun genel seyri ve içeriğiyle memnun kalmıştı. Bay Bahnsen, daha şimdiden bir yıl içinde yapılacak olan bir dahaki toplantının sevincini yaşıyordu.

Fotoğraflar: Kornel Szilagyi.

 

Buradan Fotoğraf galerisine ulaşabilirsiniz.

 

Arka Plan: FUEN Bünyesinde Non-Kin-State Çalışma Topluluğu 

Non-Kin-State Çalışma Topluluğu 2017 yılında FUEN tarafından, bir ana vatanı olmayan azınlıklara spesifik meselelerini ve karşılaştıkları sorunları müzakere edebilme, bunlara çözüm yolları bulma ve küçük çaplı dillerinin ve kültürlerinin  muhafazasını teminen müştereken stratejiler üretme imkanı sağlamak için hayata geçirilmiştir. Güncel olarak buna 17 farklı ülkeden 40 organizasyon dahildir.

 

Basın bildirileri