Avrupa Milletleri Federal Birliği
Dil seçiniz
  • EN
  • DE
  • DK
  • FR
  • HU
  • RU
  • TR

FUEN Başkanı BM Bölgesel Forumunda: Avrupa Birliği, Azınlıkların Korunması İçin Bir Çerçevenin Gelişimi Doğrultusunda Avrupa Konseyi ile İşbirliği Yapmalıydı

FUEN Başkanı ve aynı zamanda Avrupa Parlamentosu Milletvekili Lorant Vincze Çarşamba günü ihtilaf önlem tebirleri ve azınlık haklarının korunması hakkında gerçekleştirilen Avrupa bölgesel Forumu'nda ''Uluslararası Topluluk bir ihtilaf halinde reaksiyon göstermek zorunda kalırsa, veya herhangi bir yerde bir ihtilaf oluşacağı intibaını taşıyorsa, o halde ulusal azınlık haklarının perçinleşme yolundaki küresel ve bölgesel çabalar genelde ivme kazanır. 1990'lı yıllarda bu durum tezahür etmiş, fakat o tarihten beri bu alanda büyük adımlar atılmamıştır'' şeklinde konuştu. FUEN Başkanının uzman kişi olarak davet edildiği bu yılki forum, pandemi nedeniyle oluşan kısıtlamalar kapsamında çevrimiçi formatta yapıldı. Anılan etkinlik BM-Özel Raportörü Ferndand de Varennes ve Tom Lantos Ensitüsü tarafından organize edildi.

Lorant Vincze konuşmasında, Avrupa'daki bu günkü genel eğilimin, ulusal ve dilsel azınlık haklarıyla ilgili soruların önemini mümkün olduğu kadarıyla küçümsemeye yönlendiğine, ve bunun hatta demokratik norm ve temel esasların ön planda yer aldığı bir süreçte oluştuğuna işaret ederek, sözlerine devamla '' O halde, onlarca yıl süregelen bir avrupa uyum süreci ile birlikte, toplumları artık monokültürel bloklar olarak addetmek yerine, tarihsel olarak şekillenmiş bir çeşitlilik şeklinde idrak ettiğimiz bir dönemde bulunduğumuz söylenebilir. Ancak gerçek olan şey, azınlıkların pratikte, içinde yaşadıkları devletlerde hala normaliteden sapma kapsamında muamele gördüğüdür. Bu aynı zamanda, anılan kurumların üye devletlerin varsayılan ulusal çıkarlarını ihlal etmemeye aşırı özen gösterdikleri anlamına gelmektedir. Ben burada ''algılandığı'' sözcüğünde ısrar ediyorum. Zira her bir ülkenin gerçek öz çıkarları, kadın ve erkek vatandaşlarının tümünü eşit muameleye tabi tutmakta yattığından ziyadesiyle eminim'' şeklinde katkıda bulunudu.

FUEN Başkanı Forum'a aşağıda belirtilen somut önerilerde bulundu:

1. Avrupa Birliği, ulusal ve dilsel azınlıklara ait hakların korunmasını teminen, temel değerleri esas almak suretiyle bir dizi üye ülkede uluslararası düzeyde tanınmış olan başarılı uygulamalara ve bu ülkelerin azınlık haklarına saygıya ilişkin üyeliğe kabul edilme kriterlerinin yerine getirilmesinda üyelik öncesi ve sonrasında edinilen birikimler üzerine inşa edilmiş,sağlam müşterek bir çerçeveyi keza müşterek temel esaslar ve standart şekilde geliştirmelidir. Bu çerçeve tüm içeriğiyle birlikte hukuk devleti gözetimi kapsamına alınmalı ve sürekli bir gözetim ve yayımlanan öneriler tarafından eşliğe tabi tutulmalıdır. Avrupa Birliği'nin hedeflerini desteklenmesi, ihtilafların çözümü ve önlenmesi, barış ve demokrasinin muhafazası, hukuk devleti olma ve evrende insan haklarına riayet etmeyi geliştirme ve perçinlemesi için bu azınlık haklarının korunmasına ilişkin bu çerçeve Avrupa birliği tarafından dış ve güvenlik sigortası ile AB'ye giriş ve komşuluk politikalarında temel esas arzeden bir referans enstrümanı olarak kullanılmalıdır.

 

2. Avrupa Konseyi yönetimi ulusal azınlıkların korunmasına ilişkin çerçeve ve bölgesel ya da azınlık dilleri Avrupa Şartnamesini teşvik etmek ve güçlendirmek için daha çok politik çaba harcayarak , adıgeçen her iki dökümana mütemadiyen atıfta bulunmalı, üye devletlerini aktif olarak bu dökümanları imza ve onaylamaya cesaretlendirmeli, her iki enstrümanı nasıl daha uyumlu sağlayabileceğini araştırmalı, rapor verme pratiğini güncelleştirmeli ve üye ülkeleri, politikaların dizayn edilmesinde veya yasal hükümlere ait mevzuatın hazırlanması örneğinde olduğu gibi, bunları politik süreçlerde kullanmaya cesaretlendirmelidir.

 

3. Avrupa Birliği, Ulusal Azınlıkların Korunmasına İlişkin Çerçeve Sözleşmesi ve Bölgesel ve Azınlık dilleri Avrupa Şartnamesi alanında Avrupa Konseyinin başarı ve birikimlerine istinaden, Avrupa Konseyi ile ulusal ve dilsel azınlık haklarının korunması alanında, ihtilaflardan kaçınma ve azınlık haklarına saygı tesisini teşvik bağlamında birbirini karşılıklı olarak güçlendiren bir işbirliğini başlatmalıdır.

 

4. Avrupa Birliği yasal hükümlerin hazırlanması üzerinde çalışırken, azınlık haklarını ilgilendiren görüşleri dikkate almalı, aynı zamanda ulusal ve dilsel azınlıklardan gelen katkılara, örneğin aynen Minority SafePack adlı Avrupa Halk Girişiminde olduğu gibi, daha açık olmalıdır.

 

5. Avrupa Birliği spor etkinlikleri, kitle medya organları sosyal platformlardaki fonksiyonel tarzda olduğu gibi bir yönergeyle azınlık topluluklarına karşı yürütülen nefret söylemlerine karşı sağlam bir politika geliştirmelidir.

Basın bildirileri