Avrupa Milletleri Federal Birliği
Dil seçiniz
  • EN
  • DE
  • DK
  • FR
  • HU
  • RU
  • TR

''Azınlıklar Monitörü'' Sunar: Azınlıklara Karşı Kini Teşvik Eden Resmi Daireler ve Politikacılar

FUEN tarafından başlatılan  ''Nefret Söylemlerini Sustur'' kampanyası  çerçevesindeki ''Azınlıklar Monitörü''  projesi,  ''Azınlıklara karşı yapılan nefret söylemleri vakalarını'' yazılı, şifahi ve görsel tarzda olduğu gibi  her türde yansıtmaktadır ve  bunu yapmaya da devam edecektir. Nefret söylemlerinin yayılması medya, çevrimiçi platformları, sanat, grafiti veya agresif eylemler üzerinden gerçekleşmektedir.

Buna ilişkin bildirimlerin iletilmesine ilişkin ilk çağrının yapılmasından sonraki bir ay zarfında hemen yedi ülkedeki, sekiz FUEN-Üye Organizasyonu tarafından 40  ilgili vaka, ''Azınlık Nefret Monitörü'' ne intikal ettirilmiştir. Bu bildiriler, nefret söylemlerinden tutun da, saldırılar üzerinden vandalizme  ve tüm ulusal azınlıklara ve  üyelerine kadar uzanmaktadır.

Bundan başka FUEN, durmak bilmeden yayımlanan başka vakaları da toplamaktadır. Bu katkı, nefret sözlemlerine karşı verilen mücadelede belirleyici mahiyettedir. Buna dair bilgileri hazırlamak için, lütfen ''https://forms.gle/ZX4bBA1XWehqgeAb7. bildirim formunu kullanınız.

Sözkonusu vakalar üzerinde, haberleşme amacı doğrultusunda çalışılarak, farklı tematik gruplara tasnif edilmiştir. Güncel makale ise, aşağıdaki başlık altında oluşan vakaları sunmaktadır.

 

Azınlık Haklarını Görmezdrn Gelen Kadın, Erkek Politikacılar ve Kurumlar

Şimdiye kadar ''Azınlıklar Monitörüne'' – Yunanistan, Polonya ve İspanya (Katalanya) gibi üç Avrupa Ülkesindeki azınlık organizasyonu tarafından bu tarz sekiz vaka  intikal ettirilmiştir. 2017 ile 2023 yılları arasındaki zaman zarfında oluşan vakalar, politik düzeydeki şifahi nefret söylemini teşvik veya Avrupa'nın bir çok bölgesinde kurumsal düzeydeki ayırımcı uygulamaları pratiğe geçirmek suretiyle gerçekleşmiştir.

Azınlık üyelerini birer ''casus'' olarak tanımlamak, bir topluluğu ''Nazi'' bünyesiyle tasvir etmek veya bir azınlığı kültürel kimliğini muhafaza etmeye hazır olduğu için mütemadiyen damgalamak, çeşitliliğe karşı  gösterdikleri nefret yoluyla  destek kazanmak isteyen  kadın ve erkek popülist politikacıların bizzat kendi topluluklarına zarar verdiği gibi, aynı zamanda güvenlik politikasında karşılaşılan bir problem mahiyeti.de arzetmektedir.

Ancak, resmi makamların ayırımcı uygulamaları çoğunluk tarafından anlayışla karşılanır ve desteklenirse, o takdirde nefret  kurumsallaşır. Bu durumda azınlıklar sadece dil haklarını talep ettikleri için değil, azınlık kimliklerini muhafaza etmeye hazır oldukları için de cezalandırılırlar.

Sunumu yapılan sekiz vaka hakkında bilgi edinmek için lütfen Azınlık Monitörüne bir göz atınız !

 

Basın bildirileri