Avrupa Milletleri Federal Birliği
Dil seçiniz
  • EN
  • DE
  • DK
  • FR
  • HU
  • RU
  • TR

Lorant Vincze, Birleşmiş Milletler Azınlık Sorunları Bölgesel Forumu'nda yaptığı konuşmada, ''Azınlıklar, Avrupa'da ihmal edilen bir gruptur.'' dedi

FUEN Başkanı Lorant Vincze, dün gerçekleştirilen Birleşmiş Milletler Azınlık Sorunları Bölgesel Forumu'nda ''Etnik azınlıklıar Avrupa'da ihmal edilen bir gruptur ve bizler onların durumunda bir düzelme göremiyoruz'' ifadesini kullandı. BM azınlıklar özel raportörü Fernand de Varennes tarafından başlatılan ve Tom Lantos Enstitüsü tarafından düzenlenen forumun bu yılki Avrupa-Orta

Asya Varyasyonu Viyana'da, Ulusal veya Etnik, Dinsel ve Dilsel Azınlıklara Ait Kişilerin Haklarına İlişkin BM Bildirgesi'nin kabul edilmesinin 30. yıldönümü münasebetiyle gerçekleştirilmiş oldu.
FUEN Kuruluşu, anılan forumun resmi partneridir.

Lorant Vincze, yıldönümü, dil şartnamesi ve de Avrupa Konseyi Ulusal Azınlıklar Çerçeve Anlaşması gibi keza 1990'lı yıllarda yürürlüğe giren önemli dökümanlara bir bakış atfederek, şu soruyu yöneltti: Azınlıkların durumu son otuz yıl içinde düzeldi mi? Azınlıklar tanınmaya, uygun bir yasal çerçeveye ve de bu çerçevenin uygulanmasına ihtiyaç duymaktadırlar. Ne var ki bazı devletler bunun yerine hükmetme ve asimile etmeyi önermektedir şeklinde bir vurguda bulundu. Vincze devamla; Azınlık sorunlarına bir çözüm yolu bulunmasından yana açık bir tavır alan üye devletler esasen sürekli ve başarılı çözümleri bulacak durumdayken, diğerleri bu sırada sadece uluslararası bir baskı veya ihtilafın sonuçları üzerinde hareket ediyorlardı.

Vincze, Avrupa Konseyi enstrümanları hakkında ise şöyle konuştu: bunların uygulamasında ve gözetim sisteminda hala yapılması arzulanan eksiklikler bulunmakta. Bu nedenle, Avrupa Konseyi 2021 Macaristan Başkanlığı'nca da teşvik edildiği gibi, bunlar üzerinde etraflıca düşünmenin zamanı artık gelmiştir. Ancak bazı olumlu gelişmeler de mevcuttur: uluslararası azınlık sorunlarının önemini üye devletler arasında fark edenlerin sayısı giderek artmakta olup, bunlar içinde, örneğin Avusturya va Almanya gibi, bazı ülkelerin yeni hükümet programları avrupai azınlıkların korunmasının teşvikini içermekte ve bunu desteklemektedirler. Vincze sözlerine devamla; ''Uluslararası organizasyonlarda şimdiye kadar olduğundan daha fazla öneri sunan bir dizi devlet mevcut olup, bu da azınlıkların korunmasında daha iyi ve güçlü enstrümanlar yaratabilir'' ifadesini kullandı.

 

FUEN Başkanı, azınlıkların durumunun düzelmesini sağlayacak, forumun nihai dökümanı kapsamına alınması gereken bir takım somut önerileri de aşağıda görüldüğü üzere sundu.

  • AB, yerli ulusal ve dilsel azınlık haklarının ve de kültürel mirasının korunmasını teminen geniş kapsamlı poitik bir çerçeve sunmak suretiyle, azınlıkların durumununAB-Düzeyinde gözetimini içeren bir sistem yaratmalıdır,
  • AB, Birleşmiş Milletler ve Avrupa Konseyi ile azınlık haklarının korunması ve teşvik edilmesi alanında sıkı bir iş birliği geliştirmelidir,
  • AB, Kopenhag Kriterleri'nin azınlıkların korunmasına ilişkin yasal taleplerini üyeliğe geçiş sonrasında ve tüm üye devletlere ilişkin olarak muhafazaya devam etmelidir,
  • AB, yerli azınlıkların ve bölgesel dillerin korunmasını ve teşvik edilmesini, fazla dillilik ve dilsel çeşitlilik politikası içinde daha güçlü şekilde barındırmalıdır.

 

Forum’daki konuşmacılar arasında yer alan AGİT Ulusal Azınlıklar Yüksek Komiseri Kairat Abdrakhmanov, azınlık sorunlarının araçsallaştırılmasının ve siyasallaştırılmasının yükselişte olduğu konusunda uyarıda bulunurken, Güney Tirol Valisi Arno Kompatscher kendilerinin başarılı özerklik modelini aktardı. Fernand de Varennes ise Avrupa Komisyonu'nun geniş desteğe rağmen Azınlık Sorunları Paketi’ndeki (Minority SafePack) öneriler temelinde yasalar hazırlama konusunda sınıfta kalmasından duyduğu hayal kırıklığını bir kez daha dile getirerek, bunun Avrupa Birliği'nde azınlık hakları için bir gerilemeyi gösterdiğini söyledi.

 

Basın bildirileri